

Ayak Estetiği (Halluks Valgus) Nedir?
Baş parmağın kenarında çıkıntı oluşması ile ortaya çıkan aslında tarak kemiklerinin ilerleyici eğilmesi ile ortaya çıkan bir ayak şekil bozukluğudur. Bu rahatsızlık genellikle ayakkabı seçiminde zorlanmaya, ağrıya, şekil bozukluğu sebebiyle ayak konforunun bozulmasına, parmakların üst üste binmesin, yaralanmalara, nasırların oluşmasına ve ayakkabı şeklinin çok çabuk bozulmasına sebebiyet verir. Özellikle günümüzde birçok kadın bu rahatsızlık sebebi ile topuklu ayakkabı giyememektedir.
Hastalığın ilerleyici olması sebebiyle diğer parmakların üst üste binmesi, çekiç parmak (parmakların kıvrık kalması) oluşması ve hastanın istediği ayakkabı ya da terliği giyememe ile sonuçlanan bir durumdur.
Bu hastalığın kalıcı tedavisi ancak cerrahi müdahale ile mümkündür.
Cerrahi dışı tedaviler tabanlık kullanılması, parmak arası makara kullanılması, egzersizler yapılması olarak sıralanabilir. Fakat bu tip cerrahi olmayan tedaviler ayak görüntüsünü değiştirmemekle birlikte sadece ağrı ve nasır oluşumunu azaltabilir. Hastalığın ilerlemesini de önleyemezler.
Cerrahi tedavi genel olarak iki sebeple yapılır.
Daha güzel bir ayağa sahip olmak isteyen, ayakkabı giymede ağrı ve şekil bozukluğu sebebiyle zorlanan, ayakta yara ve nasırları düzelmeyen, daha dar ayağa sahip olmak isteyen (ki bu cerrahinin adı ‘sinderella ayağı’ olarak bilinir), genel sağlık durumunda sorun olmayan herkes bu ameliyatı olabilir.
Kemik gelişimi tamamlanmış (18 yaştan büyük) herkese yapılabilir. Yaş sınırı yoktur. İlerlemiş yaş iyileşmeyi geciktirebilir.
Temel olarak cerrahi seçenekler yumuşak doku ve kemik ameliyatları olarak ikiye ayrılmaktadır. Cerrahi prosedür her ayağa göre değişmekle birlikte temel olarak bunion ismi verilen çıkıntıların temizlenmesi (bunionektomi) , ağrıya sebep olan kasların gevşetilmesi (tenotomi) –ki bu iki prosedür yumuşak doku ameliyatları olarak geçer- ve kemik kaydırma işlemlerini içermektedir.
Yumuşak doku ameliyatlarının en büyük avantajı çabuk üstüne basabilme ve çabuk iyileşme sağlamasıdır. Buna karşın ilerlemiş durumlarda tek başına yeterli olmamaktadır ve nüks riski sadece yumuşak doku ameliyatı yapılan hastalarda daha fazladır.
Kemik ameliyatları, osteotomi (eğrilen kemiğin kesilip uygun pozisyona getirilmesi) ve artrodez (hasarlanmış eklemin düzeltilerek sabitlenmesi) olmak üzere 2 tiptir. Hastanın ayak deformasyon durumuna göre uygun seçenek belirlenir. Kemik ameliyatı yapılan hastalara kalıcı minik implantlar yerleştirilebilir.
Cerrahi genellikle lokal anestezi ile yapılsa da genel anestezi ile de yapılabilir.
Hasta ameliyat öncesi varsa kullandığı ilaçlar yönünden doktoru bilgilendirmeli ve doktorun uygun gördüğü ilaçları birkaç gün önce kesmelidir (kan sulandırıcı gibi ilaçlar).
Ameliyat süresi cerrahi seçeneğe ve deformitenin ciddiyetine göre değişebilmekle birlikte tek taraf için 45-90 dakika kadar sürmekte ve ameliyat sonrası hasta ameliyathane dinlenme odasında bir süre gözlenerek anestezi etkisi ortadan kalktıktan sonra odasına alınmaktadır. Genellikle hastanede 1 akşam yatış yeterli olmaktadır. Ağrı kontrolü yapıldıktan sonra hasta özel bir ayakkabı ile taburcu edilir. Deformite şiddetine göre değişebilmekle birlikte hastalar ameliyat sonrası ayaklarına basabilirler. Genellikle 3-6 hafta kadar operasyon bölgesi ödem sebebiyle şiş olacaktır. Hastalar ameliyat sonrası 3. Gün yara bakımları gösterilerek İstanbul’dan ayrılabilirler. Uçakla seyahat edecek yolcular için ameliyat sonrası antiembolik çorap giydirilmesi gerekebilir. İlk 6 hafta uzun ayakta kalmak genellikle ağrılı olabilmektedir. Bu sebeple kemik düzeltici ameliyat olan hastalar çift taraflı oldukları takdirde ilk 2-4 hafta evde istirahat edebilecek durumlarını ayarlamaları daha uygun olacaktır. Kemik ameliyatı olan hastalar ameliyattan 6 hafta sonra düz grafi çektirip kaynamanın tamamlandığı görmek üzere doktoru ile iletişime geçmelidir. Sporcular için 3 ay sonunda %100 performansla sahaya dönmek mümkün olabilmektedir.
Tüm riskler %10’dan daha az olmakla birlikte ayak cerrahilerinin %1’i ciddi komplikasyonlara yol açabilir.